Doğuştan sol kolunun dirsekten aşağısı olmayan Ataş, yaşamı boyunca engelini eğitim aşkı, çalışma azmi ve pozitif düşüncesiyle aştı.
İlk, orta ve lise eğitiminin ardından Afyon Kocatepe Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitiren Ataş, Celal Bayar Üniversitesinde yüksek lisans yapıp çok sevdiği öğretmenlik mesleğine başladı.
Ağrı ve İstanbul’dan sonra yeni görev yeri Edirne‘de öğrencileriyle buluşan Ataş, 15 yıldır sürdürdüğü mesleğinde çalışma azmiyle takdir topluyor.
– “Tebeşir kokusunu her zaman genzimde hissetmeliyim”
Ataş, Öğretmenler Günü dolayısıyla AA muhabirine, mesleğini çok sevdiğini ve hayalini gerçekleştirdiği için mutlu olduğunu söyledi.
Lise çağında öğretmen olmaya karar verdiğini belirten Ataş, “Hep bu sıralarda bu okulda olmalıyım, tebeşir kokusunu her zaman genzimde hissetmeliyim diye hayal kurdum. Öğretmenlerimi çok seviyordum, özellikle edebiyat öğretmenim Hasan Hüseyin Kırgezer’i çok seviyordum, ellerinden öperim.” dedi.
Mesleğinin başından bu yana her bir öğrencisini yakından tanıdığını ve ilgilendiğini anlatan Ataş, her öğrencinin yaşam hikayesini bilmek ve buna katkı sağlamanın kendisi için çok önemli olduğunu ifade etti.
– “İyi insan olabilmek akademik başarıdan önemli”
Ataş, öğrencilerine her zaman iyi insan olmanın akademik başarısından önemli olduğunu anlattığını söyledi.
Öğrencilerinin iyi, karakteri düzgün insan olmalarını istediğine dikkati çeken Ataş, şunları dile getirdi:
“Öğrencilerimin nerede nasıl konuşmaları, nasıl davranmaları gerektiğini bilmelerini istiyorum. Toplum içerisinde kendilerini sevdirmelerini, kimlikleriyle saygı duyulacak insanlar olmalarını istiyorum. O yönde de mücadele ediyorum. Bunu yaparken de öğrencilerimin velileriyle de teker teker görüşüyorum. Öğrencilerimin iyi ve ahlaklı insanlar olmalarını istiyorum. Bir toplumda ahlak çökmüşse, bir toplumda iyilik çökmüşse o toplumdan hiçbir şey bekleyemezsiniz. Doktor iyi değilse, öğretmen iyi değilse, mühendis iyi değilse ahlaklı değilse orada doktorluk, öğretmenlik, mühendislik mesleğinden bahsedebilir miyiz? Hepsinin temelinde iyilik vardır. Ben bu doğrultuda evlatlarımı yetiştiriyorum.”
– “Her zaman öğrencilerime örnek oldum”
Ataş, meslek yaşamında engelini hiçbir zaman sorun etmediğini aksine bunun kendisine daha fazla çalışma azmi kazandırdığını anlattı.
Sol kolunun dirsekten itibaren protez olduğuna değinen Ataş, şöyle devam etti:
“Liseye kadar protez kullanmadım. Ağabeyimin en büyük hayali kolumu yaptırmaktı ve fırsatını bulduğu ilk anda bana protez kol yaptırdı. Evde hiç protez kullanmıyorum, tüm işlerimi kendim yapıyorum. Böyle doğup büyüdüğüm için çok eksiklik hissetmedim. Ergenlik yıllarında tabii utanıp çekiniyorsunuz ama ailem hep destek oldu, öz güvenim oluştu. ‘Aman sen yapamazsın evladım dur biz yapalım.’ demediler. Ağabeylerim, ablam, annem, babam herkes ‘Sen yapabilirsin.’ dedi. Çıktığım her yola ‘Ben yapabilirim.’ diye adım attım. Başarılı bir öğrenciydim, toplum içinde sevilen bir gençtim. Hiçbir zaman kendi kabuğuma çekilmedim. ‘Benim kolum yok, utanayım, ben bunu yapamam.’ demedim. Tam tersi her zaman yapabilmek için zorladım kendimi. Her zaman öğrencilerime örnek oldum.”
Kaynak: Anadolu Ajansı